ÇİÇEK BAHÇESİ 11, Başlık: Vuslat
Herkese selamunaleyküm! Bugün sizlere çok özel bir çiçek gönderiyoruz. Çünkü bu yazı Mekke'deki duyguları ifade ediyor. Sevgili Zeynep Akgüneş Allah kabul etsin umre yolcusuydu ve orada kabedeki yaşadığı duyguları kaleme almış. Biz de okurken kendimizi kabede hissettik. Umarız ki bir gün hepimize nasip olsun. O zaman buyrun biraz Mekke'ye uçalım ve oranın havasını alalım.
Son defa başörtümü düzeltiyorum. Heyecanımdan ölecek gibiyim. Ellerim, ayaklarım titriyor. Öyle bir kavuşma ki bizimki kalbim titriyor. Saatler titriyor. Yer, gök titriyor. o anda ezan okunuyor, müezzinin sesi titriyor. Yaklaştıkca dünya ile aramdaki düğümler çözülüyor. İnsan – hayat , hayat- evren… her bir adımda bir düğüm çözülüyor ve hürriyeti idrak edişimle kalbimde uçuşan binlerce güvercinin sesi, kulaklarıma geliyor. Adımlarım aya ilk ayak basan adamın adımlarından milyon kat daha kıymetli geliyor. Her bir adımda burnuma gelen hoş kokular artıyor. Adımlarımı hızlandırdıkça hızlandırıyorum. Yetmiyor. Kokular artıyor. Dünyadan gitgide uzaklaşıyorum. Bir daha dönmemek üzere uzaklaşıyorum. Kaçıyor gibiyim, hakkım var. Kokuların raksında kayboluyorum. Kayboluşların en güzeli, kıyamete değin bulunmak istemiyorum. Zaten bulacak hiç kimse de yok. Çok az kalmış olmalı diyerek koşmaya başlıyorum. Bir kapıdan giriyorum. Ardından birkaç kapıdan daha giriyorum. Her girişte güneş daha bir canlanıyor, kalbim tüm dünyayı içine alabilecek genişliğe ulaştı sanki. Kirpiklerimde inciler kendini belli ediyor. Ve yanaklarıma doğru yol alıyor. Ve son bir kapı… açıyorum. Ve işte yeryüzünün kalbi tam da karşımda duruyor. Görüyorum ve her bir zerrem her zamankinden daha farklı çalışıyor. Kalbim desem o yurduna kavuşmuş, yıllardır gubetteymiş.o da yeni anlamış. Gözlerimin karası da, kabenin karası ile aynı hizaya gelmiş. Alemlerin rabbinin misafiriyim. Kabenin haremindeyim. Dünyanın en güzel yerindeyim. Dünyanın tam ortasında ama dünyaya ait olmayan bir yerdeyim. Dünyada hissetmiyorum. Ve seslenişler ve hatırlayışlar ve dönüşler. Rahmanın affından istiyorum. Günahkarım, el açtım, tövbe ettim diyorum. Ama her zamankinden farklı. Dilim değil, kalbim haykırıyor bu sefer. Özür dilerim, yalvarıyor. Gözlerim yalvarıyor. Tüm zerrelerim affına nail olmak için secdeye kapanıyor. Ve dönüyorum. Yıllardır unuttuğum kendime yine burada kavuşuyorum. İçime içime dönüyorum. Ve aradığımı buluyorum. Bir gece kabeye sarılıyorum. Tüm günahlarımı, gözyaşlarımla akıtıyorum. Gözlerimi kapatıyorum. Bu kapatışla daha önce hiç açmadığım kadar açıyorum ruhumu, kalbimi ve nihayetinde gözlerimi…
YAZAN : ZEYNEP AKGÜNEŞ
NOT: Bu duygular size ne ifade etti? Bizimle düşüncelerinizi paylaşırsanız çok mutlu oluruz. Bizleri instagramdan takip edebilirsiniz.
Bu kadar samimi bir şekilde duygularını bize yansıttığı için yazara teşekkür etmek istiyorum💕 kalbime tesir etti 🍃
YanıtlaSilbu yorumda benim kalbime tesir ettii :)) çok teşekkür ederimm
SilOkurken fark ettim ki tüylerim diken diken olmuş, sanki o adımları ben atıyormuşum sanki ben o kutsal topraklara adım atmışım gibi hissettimmm kendimi. Yazarın kelime seçimleri cümle seçimleri bana o anı hissettirmesi tek kelimeyle "MÜKEMMEL". Bizi bu harika yazıyı okumamıza vesile olduğu için Yazarımıza teşekkürlerimi iletiyorumm 🌹
YanıtlaSilen yakın zamanda beraber yine atarız inşallah o adımları ;) Allah razı olsun, canım kardeşiim...
Sil