POLENLEŞME MUHABBETİ 9, KONU: EDEBİ KİTAPLAR

Herkese selamunaleyküm, bugünkü konuğumuz sevgili Mimozaverosa. Kendisi güzel öyküleriyle kalbimizi mest eden bir polenleşme dostumuz. Ve kendisi ile öykü ve romanlar yani edebi kitaplar hakkında bir polenleşme yapmasak olmazdı. Umarım siz Arı Kovanı okurlarına da güzel öneriler sunmuşuzdur. Yorumlarınızı ve geri dönüşlerinizi bekleriz. O zaman polenleşme muhabbetimize buyrunuz. Bismillah.

 Sevgili Mimozaverosa kitap tercih ederken ne gibi noktalara dikkat etmeliyiz?

–Tercihlerimiz ne okumak istediğimize bağlı aslında. Başta okuyacağımız türe karar vermeliyiz. Karar verdikten sonra eğer araştırdığımız yazarlardan bu türde eserler veren olmuşsa onları okuyabiliriz. Aslında bu soruyu edebiyat alanı için irdelediğimizde öznel yargılar ortaya çıkıyor. Zira bazı insanlar direkt yazar elemesi yapıyor ya da tür. İlim alanı için irdelersek eğer burada da kişinin kendini ve eksiklerini çok iyi bilmesi gerekiyor ve düzeyini. Toparlarsam eğer edebiyat hakkında kesin bir şey söyleyemem lakin ilim kısmında kişinin merkeze kendini alması gerekiyor.

Edebi anlamda faydalandığın yazarlar kimlerdir? 

– Rasim Özdenören, Mustafa Kutlu, Bekir Develi, Hayati İnanç, Sezai Karakoç,  Emine Işınsu, Cengiz Aytmatov, Hikmet Anıl Öztekin, Aykut Ertuğrul, Yaşar Kemal, Sabahattin Ali, Yakup Kadri Karaosmanoğlu, Halide Edip Adıvar, Reşat Nuri Güntekin, Ahmet Ümit, Agatha Christie, Tolstoy, Fyodor Dostoyevski, Stefan Zweig. Bu saydıklarım roman ve hikayeci. Sezai Karakoç'u bilerek ekledim zira onun Portreler diye hikaye kitapları var okumuştum ve aşırı beğenmiştim.

Peki bize tavsiye edebileceğin kitaplar var mı?

–Rasim Özdenören'den, Gül Yetiştiren Adam, Çözülme. Hikmet Anıl Öztekin, Fesleğen. Sezai Karakoç, Portreler. Yaşar Kemal Ağrıdağı Efsanesi, Sabahattin Ali'nin tüm öykü kitapları, Mustafa Kutlu'nun da çoğu kitabını okumalarını tavsiye ederim. Emine Işınsu, Bir Ben Vardır Benden İçeri, Cengiz Aytmatov, Cemile, Cengizhan'a Küsen Bulut. Aykut Ertuğrul, Keyfekader Türk Kahvesi, Ahmet Ümit, Kırlangıç Çığlığı, Kavim, İstanbul Hatırası. Tolstoy, İnsan Ne İle Yaşar. Dostoyevski, Suç Ve Ceza. Stefan Zweig, Satranç, Korku, Olağanüstü Bir Gece. 

Teşekkürler Mimozaverosa. Sence kitapların belli bir okuma zamanı var mı?

–Rica ederim. Tabii ki var hatta her kitabın kendini okutturduğu ve asıl lezzeti o an açığa çıkardığı bir zaman bile var. Belki de bu yüzden çok beğendiğimiz kitapları belli bir zaman geçtikten sonra yeniden okumalıyız. 

Herkes edebi kitap okuyabilir mi? Bazı dostlarımız roman, öykü okumakta zorluk çekiyor ya da gereksiz gibi görebiliyor. Bir roman okuyanla okumayan arasında da farklar oluşabiliyor mesela. Sence herkes roman ya da öykü okumalı mı?

–Bakış açımızı biraz daha büyütmek adına okunmasını öneririm. Burada da kalemini sevdiği romancı ya da öykücüyü okuyanın bulması gerekiyor. Mesela kişi imgelerden çok rahatsız oluyor, betimleme okumaktan sıkılıyorsa kalemi daha sade ve akıcı olduğu yazarları aramalı. Hemen kıyıya çekilip ben okuyamıyorum, sevemiyorum ruh hâllerine bürünmek yerine okuyan kendine iyi gelecek düşünce bakımından onu bir tık daha ilerleye götürecek isimleri araması lazım. Arayış şart.

Bizler ilmi noktasında az çok aynı paydada buluşuyoruz. Ama edebi kitaplar okumak istediğimizde bazı önyargılar oluşabiliyor. Düşünsel bakımdan farklı olan yazarların hikayelerini ve romanlarını da okuyoruz. Eğer ki zaten bizim inancımıza ters düşen noktaları varsa okurken bunu fark edebiliyoruz. Bu konu hakkında neler düşünüyorsun?

 –Bizlerin birbirimizi en çok ötekileştirdiği noktalardan biri de bu edebiyat okumalarımız oluyor. Evet, ilim alanında az çok belli bir paydada buluşuyoruz lakin edebiyata gelince ortak görüşlerin kültlerini okumadığımızı söyleyince o garip cümlelere ve bakışlara maruz kalıyoruz. Unutmamalıyız, edebiyat öznel bir alan çoğumuzun zevkleri birbirinden çok farklı, bazılarımız polisiye seviyor bazılarımız tarihi kitaplar. Bazıları ise sadece dava adamı kimliğinde ön plana çıkan isimleri okuyor. Peki hangisi doğru? Hepsi kendince doğru. İnanın biz birbirimizi ne kadar ötekileşirsek o kadar uzaklaşıyoruz. Zaten bağlar pamuk ipliğine sarılı, sen neden onu okudun, o kitap şöyle böyle gibi cümlelerle iyice kopuyor. Saygıyla aramızdaki bağları kuvvetlendirmemiz lazım. Hep birlikte olmamız, güçlü durmamız ve bir şeyleri başarmamız için bu şart.

Okumalarımızı zihin süzgeçlerimizden geçirerek anlamlı okumalar yapmamızı nasip olsun inşâAllah. Allah razı olsun Mimozaverosa. Teşekkür ederiz.

NOT: Sizlerin de güzel önerilerini bekleriz. Fikirlerinizi de belirtebilirsiniz. Çünkü Arı Kovanı çok işlek bir kovan. Bu polenleşmelere siz de fikirlerinizi ve önerilerinizi yorumlara yazabilirsiniz. Antenlerimiz sizi dört gözle bekliyor.🐝🐝🐝